İŞVERENİN HAKLI NEDENLE FESİH HAKKI
İŞVERENİN HAKLI NEDENLE FESİH HAKKI
GENEL BİLGİLENDİRME
İş sözleşmesinin belirli veya belirsiz süreli olması fark etmeksizin, kanunda belirtilen şartların mevcut bulunması durumunda veya somut olayda işçinin davranışı ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı ise iş ilişkisini sonlandırabilir. İşveren haklı nedenle fesih durumunda işçiye bildirim süresi vermek zorunda değildir. İşçi, işverenin kendisine yeni bir iş araması için süre tanımadığı veya iş sözleşmesini beklenmedik bir şekilde feshettiği gerekçelerine dayanarak ihbar tazminatı talep edemez. İşveren haklı nedenle iş ilişkini sonlandırmışsa işçi kıdem tazminatına hak kazanmayacaktır. “İşverenin haklı nedenle fesih hakkı” 4857 sayılı İş Kanununun 25. maddesinde üç başlık altında düzenlenmiştir. Bunlar; sağlık sebepleri, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri ve zorlayıcı sebeplerdir.
Süresi belirli olsun veya olmasın işveren, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:
İŞÇİNİN SAĞLIK SEBEPLERİ:
İşçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda, bu sebeple doğacak devamsızlığın ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla sürmesi durumunda işveren iş sözleşmesini haklı nedenle derhal feshedebilir.
Örneğin; işçi düzensiz yaşaması, kendisine dikkat etmemesi sebebiyle sık sık hastalanıyor ve işe gelemiyorsa bu işveren için haklı bir sebep olarak değerlendirilecektir. Bu bentte önemli olan husus; işçinin hastalanmasında kastının veya derli toplu olmayan yaşantısından yahut içkiye düşkünlüğünden dolayı hasta oluyor olması gerekir. İşçi bu sebeplerden dolayı hastalanmamışsa bu hükme dayanılarak iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedilmesi mümkün değildir.
İşçinin tutulduğu hastalığın tedavi edilemeyecek nitelikte olduğu ve işyerinde çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması durumunda; eğer işçi kendisi bilerek ve isteyerek veya kötü yaşam tarzı yahut içkiye düşkünlüğü sebebiyle bu şekilde hasta olmuşsa işveren iş sözleşmesini haklı sebeple derhal feshedebilir. Ancak bu hastalık veya sakınca işçinin kastına veya kötü yaşam tarzından yahut içkiye düşkünlüğünden dolayı meydana gelmemişse; işveren işçinin işyerindeki çalışma süresine göre belirlenen İş Kanununun 17. maddesindeki bildirim sürelerinin (2-8 haftalık süreler) altı hafta aşılmasından sonra iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir.
İşçinin kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde işveren için iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı; belirtilen hallerin işçinin işyerindeki çalışma süresine göre İş Kanununun 17. maddesindeki bildirim sürelerini (2-8 haftalık süreler) altı hafta aşmasından sonra doğar. Doğum ve gebelik hallerinde bu süre İş Kanununun 74. maddesindeki sürenin (Kadın işçilerin doğumdan önce sekiz ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam onaltı haftalık süre için çalıştırılmamaları esastır.) bitiminde başlar. Ancak işçinin iş sözleşmesinin askıda kalması nedeniyle işine gidemediği süreler için ücret işlemez.
İŞÇİNİN AHLAK VE İYİ NİYET KURALLARINA UYMAYAN HALLERİ VE BENZERLERİ:
İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması.
Örneğin; işçinin çok iyi İngilizce bildiğini söylemesi sonucunda işveren işçi ile çalışmayı kabul etmiş, fakat daha sonra işçinin çok iyi İngilizce bilmediği ortaya çıkmışsa.
İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarf etmesi veya davranışlarda bulunması yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması.
Örneğin; işçinin işverene küfür etmesi.
İşçinin işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması.
İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması, işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da işyerinde bu maddeleri kullanması.
Örneğin; işçinin işvereni darp etmesi haklı nedenle fesih sebebidir. Belirtmem gerekirse; işçinin işyeri dışında yani özel hayatında, işini gereği gibi yapmasına engel olmayacak şekilde (iş yerine sarhoş gelmemek ve iş yerine gelmeden uygun bir süre önce uyuşturucu madde almamak şartıyla) alkol veya uyuşturucu madde kullanması işveren için haklı nedenle fesih sebebi değildir. Tabii bu hallerde işçinin cezai sorumluluk hali saklıdır.
İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması.
Örneğin; işçinin işverene yalan söylemesi veya çalıştığı işyerine rakip olan bir firmaya işyeri ile ilgili bildiklerini anlatması.
İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi.
Bu bentte dikkat edilmesi gereken husus; işçinin suç konusu eylemi işyeri sınırları içerisinde gerçekleştirmesi gerekir. Aksi halde bu bende dayanılarak işveren haklı nedenle fesih yoluna başvuramaz.
İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki iş günü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi.
İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi.
Ancak bu halde işveren işçiden işçi sağlığı ve güvenliği açısından tehlikeli bir iş talep ediyorsa işçinin bu talebi yerine getirmemesi haklı nedenle fesihte bulunmak için dayanak olamaz.
İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması.
Örneğin; işçinin yanıcı madde ile girilmesi yasak olan işyeri bölümünde sigara içmesi sonucunda patlama meydana gelmesi
ZORLAYICI SEBEPLER VE İŞÇİNİN GÖZALTINA ALINMASI VEYA TUTUKLANMASI:
İşçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması.
Örneğin; deprem, salgın, yangın, yoğun kar yağışı, sokağa çıkma yasağı vs. haller sebebiyle işçi yedi günden fazla bir süre boyunca işe gelememesi durumunda işveren haklı sebeple sözleşmeyi feshedebilir.
İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın İş Kanununun 17. maddesindeki bildirim süresini (2-8 haftalık süreler) aşması ile birlikte işveren haklı sebeple bildirimsiz olarak iş sözleşmesini sonlandırabilecektir.
SONUÇ
İşverenin haklı nedenle fesih hakkı kapsamında kanunda düzenlenen hallere ilişkin olarak ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı olan davranışlar; belirtilenlerle sınırlı olmayıp, somut olaylara göre çoğaltılabilir.
Saygılarımızla bilgilerinize sunarız.